MERHABA YENİ BEŞİKTAŞ

Kartal için bol cezalı, puan tablosuna göre gayet başarısız, tribün açısından zirvede bırakılan bir sezonun ardından, geçen sene Malatya zamanlarında şimdi de Kayseri yollarındayız. Cebimizde yol- bilet- yemek paramız, yüreğimizde siyah beyaz aşkı, gerimizde anne baba sevgili ve güzel İstanbul. Ekilen işler, borç harç bulunan son kuruşlar, yarı uykulu yarı coşkulu yine peşindeyiz Beşiktaş'ımızın.

Planlandığı gibi Ankara'ya sokulan otobüs ve iki şehrin Kartal yüreklileri bir olup arşınlıyoruz deplasman yerini. Emanetler zula, pankartlar bagajda veya otobüsün önünde dalgalanmakta. Ankara'dan itibaren iki otobüste toplam 125 kişi veya daha fazla. Bir minibüs de Asya gelmiş, gördük stadın önünde. Kazasız belasız, vukuatsız hatta ne hikmetse aranmasız varıyoruz eşşeklerin tutsak olduğu memlekete. Bütün şehir bizi bekliyormuş gibi stada açılan caddede sevgi seli, uyanıyor herkes;

-ALEMİN KRALI GELİYOR!

-Kim abi?

-Biz lan biz, Çarşı ulan!

Kırşehir'e uğrayıp hayatta belki en büyük dileğini gerçekleştirmek üzere otobüsümüze aldığımız arkadaşla birlikte iniyoruz otobüslerden. Çarşı otobüsünden stata inmek meğer kıymetini bilmediğimiz muhteşem bir anmış, düşündükçe hakikaten öyle gibi.

Belki bilmeyerek büyük bir iş başarıyor yönetim, sıfır menfaat, aksine bol külfet gerektiriyor Çarşı adını taşımak. 90 dakika ses tellerimizi yırttığımız Kayseri'de 10 kişilik takım bizim hatrımıza, Sergen'in sihirli sol ayağıyla boynumuz bükük yollamıyor onca insanı 800 km geriye. Ali Tandoğan için sonun başlangıcı ve yine ter kir pas yorgunluk ama sevgiyi eyleme dökebilmenin mutluluğu akıllarda kalan. Her ne olursa olsun, biz tribünde yerimizi almaya, Rıza Hoca'nın atom karıncaları da sahada savaşmaya devam edecek, şampiyonluk kendiliğinden gelecek, emin olmayan yok, olmaz da


Kayseri Erciyes : 1
BEŞİKTAŞ J.K. : 1

Apaci