GOL ORUCU

Top atılınca niyet edenler orucunu açıp midelerini bir güzel doldurduktan sonra maçın saatine ve yağışlı havaya aldırış etmeksizin tribünleri dolduruyor. Top atılınca oruçlar açılıyor da bizimkilerin girdiği gol orucunu bozmaya pek niyeti yok gibi. Aman Allah nazardan saklasın. Niyetli-niyetsiz Beşiktaş’ın taraftarı dün yine stattaydı. Gelmeyen art niyetlilere kimse bozuk çalmasın. Boşuna demiyoruz; ‘Aç kaldım, susuz kaldım, terk etmedi sevdan beni Beşiktaş’ım’ diye. Tabelaya, havaya, saate bakanlar güneşli günlerde ‘Şampiyon Beşiktaş’ım’ tezahüratlarına eşlik ederek dolduracak nasılsa tribünlerdeki o ‘yer yer göze çarpan boşlukları’.

Geçen birkaç haftayı değerlendirerek vardığımız karar bu maçta da bizi yanıltmadı. Kolay gol yemeyen bir takıma sahip olmanın verdiği güven ile hoca da defans kurgusunu pek kurcalamadan orta sahada denemeler yapmaya başladı. Uzun sürecek maratonda herkesin hazır olması ve neler yapabileceğini görmek açısından olumlu karşılanabilecek bir hamle belki de ama takımda üretken iki kişiyi birden ortadan çekip çıkarmak kumara girer. Takımda gol yollarını açan Holosko ve takımın beyni Delgado’nun yokluğunda Beşiktaş maça fırtına gibi başladı ve erkenden öne geçti. Sonra klasik skoru koruyarak oynama psikolojisi ile topa sahip olma üstünlüğünü rakibe verdi. Gaziantep de UEFA’daki rakibimiz gibi inanılmaz seri paslaşmalar ile ceza sahamıza kadar yaklaşsa da son pozisyonlarda başarılı olamayınca devreyi 1-0 önde kapadık.

İkinci devre bu sefer erken gelen gol değil kırmızı kart oldu. Bu da rakibin hem direncini hem de hevesini kırsa da ikinci gol gelene kadar karşılıklı bulunan pozisyonlar sebebiyle bir türlü rahat bir nefes almadık. Kaçan bir çok gol sonrası ikincinin peşine günün en çalışkan oyuncusu Nobre ile üçüncü gol de geldi ve tribünleri iyice rahatlattı. Beşiktaş taraftarı muhteşem desteğinin yanı sıra oyunu da iyi izliyor ve hem çalışanı takdir ediyor tezahüratlarıyla hem de hakeme ince mesajlar yolluyor zaman zaman. (Örnek; Zapo’nun son goldeki asisti sonrası kendisine yapılan tezahürat). Fakat yerli yersiz saha dışındaki rakiplere gönderme yapılmasını ben doğru bulmuyorum. Haftalar ilerlesin o maçlara yaklaşılsın zaten gerekli göndermeler adrese teslim edilecektir. Şimdi ne portakalı soymanın zamanı ne de çamı kesmenin zamanı. Tek tek rakiplerimizin biletini kesip İnönü’den yollamaya devam edelim, sıra onlara gelince biz zaten hakemin bitiş düdüğüne kalmadan üfürüğümüzle yıkarız onları.


BEŞİKTAŞ J.K. : 3
Gaziantepspor : 0

BADEM