ÖNCE İFTAR SONRA MAÇ

İftar öncesi yer bulma telaşı içinde kendimizi Beşiktaş Semtinin en ünlü köftecisine attık.Rezerve edilmemiş son masaya kurulurken bir kısmımızda turşu avına çıkmıştı.Ezan okundu mu okunmadı mı kargaşası eşliğinde köfteleri bitirdik.

Şimdi ki telaş ise biran önce stadada varmak ve oluşacak kuyruğa takılmamak üzerine idi.Kapı önlerinde biriken kalabalığı aşarak koltuklarımızda yerimizi alırken herkesin aklında perşembe akşamı oynanacak UEFA kupası grup ilk maçı vardı.Gençlerbirliği'ni küçümsememek gerektiğini ve önce bu maçın zor geçeceğini 3 zenci oyuncusunun depar ve driplinglerini görünce anlayı vermiştik.Taraftar desteği her zamanki gibiydi fakat bizim takımın oyun anlayışıda herzamanki gibi olunca sıkıcı bir karşılaşma oluyordu.İlk yarının son 5 dakikası tempo kazanılsada devreye 0-0 ile girmiştik.İkinci yarı oyuncu değişiklikleri ve gelen golle rahatlasakda maçı koparamadık.

Bu hafta 2 güçlü rakibimizin beraberlikle sahadan ayrılması ve bizim 3 puanı almamız ilersi için umut veriyordu fakat oynanan oyun perşembe öncesi tehlike sinyali ve akıllardaki endişeyi giderilmemişti yuvamızdan ayrılırken.


BEŞİKTAŞ J.K. : 1
Gençlerbirliği : 0